Cinsel şiddete uğradığınızda haklarınızı bilmek neden önemlidir?

Günümüz dünyasında aşklar ve arkadaşlıklar çok kısa sürede tükendiği gibi, sosyal medya aracılığıyla arkadaşlıklar kurup, çok kısa sürede sevgili olmak da mümkün. Klavyesinin başında pc. de veya cep telefonundan internette dolaşan birçok kişi, dünyanın belki de en uzak ülkesinde yaşamakta olan başka bir kişi ile en özel duygularını ve hazlarını paylaşmakta. Görüntülü arama,watsap yazılı ve sözlü mesajlaşmaları vs. uygulamalarla aynı anda aynı müzikleri dinlemek, aynı videolara gülmek ve ortak pek çok hazzı sanal olarak yaşamayı tercih etmekte.

Kuşkusuz ki hızla gelişen teknolojinin hayatımıza kattığı bu ayrıcalık hepimiz için çok önemli ve gerekli. İş yaşamında ve sosyal yaşamın tüm alanlarında pek çok kolaylığı beraberinde getirmekte. İnternet üzerinden her türlü ihtiyacımızı alabileceğimiz alışveriş siteleri, bankaların hepimize sınırsızca vermeye çalıştıkları kredi kartları aracılığıyla masa maşında sipariş verdiğimiz her türlü ürünü evimizin veya işyerimizin kapısına kadar getirmekte.

Tüm bunlar olurken sanal dünyanın kimi zaman gerçek dünyadan daha güvenilir olduğunu iddia edenler olduğu gibi, bizleri her türlü tehlikeye açık hale getirdiğini iddia eden de pek çok kişi var. Yasalarla getirilen düzenlemeler bizleri bu tehlikelerden ne kadar ve nasıl koruyabilir? Gerçek dünyada ve sanal dünyada karşılaştığımız hak ihlallerine karşı hangi yasal yollara başvurmamız gerekir?

Gelişen teknolojinin sunduğu korunma yöntemlerinin dışında hukuksal olarak ne gibi önlemler alınabilir diye düşündüğümüzde var olan yasalardaki düzenlemelerin çok da yeterli olmadığını görüyoruz ne yazık ki. Çok sayıda yasal düzenleme olsa da o kadar dağınık ve birbiriyle çelişkili düzenlemeler var ki avukatlar olarak bizler de her olayla birlikte yeniden ve yeniden öğrenme süreci yaşıyoruz.

Bu yazının başlığıyla sınırlı olmak üzere internet ortamında tanışıp kısa sürede arkadaş olan aynı üniversitede farklı bölümlerde okuduklarını sonradan öğrenen iki gencin hikayesinden yola çıkarak, cinsel şiddete uğrayan genç bir kadının tek başına neleri başardığını anlatmak istiyorum. Aynı Üniversitede okuyor olmalarının verdiği güven duygusuyla başlayan arkadaşlık, ikinci buluşmada genç kadının kâbusu oluveriyor. Romantik başlayan bu ilişkide genç erkek saldırgan bir canavara dönüşüyor adeta. Cinsel saldırının birkaç defa tekrarlanmasının yanı sıra tehdit ve şantaj için genç kadının çıplak bedenini videoya çekiyor cep telefonuyla. Suç işlenmiş, faili ise bu eylemi daha sonra tekrarlamak için şantaj olarak kullanacağı görüntüleri telefonuna kaydetmiş ve rahat bir uykuya dalmıştır.

Genç kadının yaşadığı fiziksel ve ruhsal acı onu ilgilendirmediği gibi, kendisine duş almasını da öğütlemiştir. İşlediği suçun delillerini nasıl yok edeceğini bilen muhtemelen daha önce başka kadınlara da benzer saldırıda bulunmuş birisi midir acaba bilmiyoruz. Olayın şokunu üzerinden atamayan genç kadın, cinsel saldırı sonrasında duş alırsa failin tespitinin zorlaşacağını çünkü cinsel organında veya vücudunun değişik yerlerindeki sperm örneklerinin yok olacağını bildiği için duş almış gibi yapıyor. Saldırı sırasındaki iç çamaşırı veya diğer giysilerindeki sperm örneklerinin de delil tespiti açısından önemli olduğunu biliyor. Faili uyurken sabahın ilk ışıklarıyla birlikte evden çıkıp Savcılığa gidiyor ve şikayetçi oluyor. Failin, ailesine söyleme tehditine aldırmadığı gibi, boyun eğerse bu eylemin tekrarlanacağını biliyor ve utanacağı hiçbir şey olmadığına inanıyor. En yakın iki arkadaşıyla bu durumu paylaşıyor onların da desteği ile adli süreci başlatıyor. Uzun yıllardır kadınlara ve çocuklara yönelik şiddet davalarında çok sayıda cinsel saldırı ve cinsel istismar vakalarında mağdur vekilliği yaptım. Hiçbir dosyamda saldırının sabahında gidip şikayet eden mağdur olmadığından soruşturma sırasında pek çok savcının “neden bu kadar bekledin, neden hemen şikayet etmedin “sorusunu sıklıkla mağdurlara sorduğuna tanık oldum. Saldırıya maruz kalan kadının veya çocuğun şikayet etmesinin ne kadar zor olduğunu bilmiyorlarmış gibi davranan bu kişilere inat anlatılan olayda genç kadın derhal şikayet ediyor.

Beden muayenesi yapılarak aynı gün adli rapor düzenleniyor. İfadesinde bahsettiği tüm deliller aynı gün Sulh Ceza hakimliğinden alınan gözaltına alma, arama, el koyma kararı ile şüpheli ile birlikte diğer deliller evden alınıyor. İfadelerin tamamlanmasının ardından şüpheli tutuklanıp cezaevine gönderiliyor. Şüphelinin savunması diğer dosyalarda olduğu gibi, rızası vardı, videoyu şaka için çekmiştim, zaten bakire değilmiş, bunu söylediğim için bana kızdı……vs. vs. Genç kadının şikayeti üzerine tüm işlemleri Ceza Muhakemeleri Kanuna uygun olarak hızla gerçekleştiren savcıyı ,gözaltı ,arama, el koyma ve diğer adli incelemelerin yapılmasına ivedi olarak karar veren Sulh Ceza Hakimini, görevlerini usul ve yasaların öngördüğü biçimde gerçekleştiren kolluk görevlilerini ve hızla toplanan delillere göre, işlenen suçun CMK.m.100 de düzenlenen Katalog suçlardan olması ve kuvvetli suç şüphesinin varlığı ile şüphelinin delilleri karartma ihtimaline binaen tutuklanmasına karar veren hakimi görevlerini gereği gibi yaptığı için kutlamak gerek. Bu süreçte eksik bırakılan en önemli şey, genç kadına Baro tarafından ücretsiz olarak avukat isteme hakkı olduğunun bildirilmemesidir. CMK 234/1-a-3 te, mağdur ve şikayetçinin “Vekili bulunmaması halinde, cinsel saldırı suçu ile alt sınırı beş yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suçlarda, baro tarafından kendisine avukat görevlendirilmesini isteme,” hakkına sahip olduğu belirtilmiştir. Bu hüküm uyarınca, hem mağdurun, hem de şikayetçinin belirtilen koşullarda avukat isteme ve avukattan yararlanma hakları bulunmaktadır.

ii) Diğer taraftan, maddenin 2‟nci fıkrasında da avukat yardımından yararlanma hakkı ile ilgili olarak, “mağdur, onsekiz yaşını doldurmamış, sağır veya dilsiz ya da meramını ifade edemeyecek derecede malûl olur ve bir vekili de bulunmazsa, istemi aranmaksızın bir vekil görevlendirilir,” şeklinde bir emredici bir hükme yer verilmiştir.

Cinsel şiddete maruz kalan bir çok kadın yukarıda anlatılan hukuki sürecin eksik yapılması nedeniyle çoğu zaman suçu ispat etmekte zorlanabiliyor, kendisini de suçlayabilirler endişesi ile gerçeği farklı anlatıp ifadesini eksik verebiliyor. İşte bu nedenle cinsel saldırıya, cinsel tacize ve cinsel istismara maruz kaldığınızda mutlaka ifadenizi vermeden önce size Barodan ücretsiz avukat atanmasını isteyin, ya da özel avukatınızı arayın.

Yukarıdaki olayda , sanığın ailesinin ve mağdurun ailesinin genç kadını baskı ve etki altına almaması için Aile Mahkemesinden 6284 sayılı Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesi Yasası kapsamında adres ve kimlik bilgisinin gizlenmesine karar verilmesi, sanığın ve ailesinin müvekkile ve müvekkilin ailesine yaklaşmamasına ilişkin tedbir kararı da alınmıştır. Cinsel saldırı veya cinsel istismar davalarında mağdurun ve ailesinin 6284 sayılı yasa kapsamında korunmasının talep edilmesi çok önemlidir. Zira sanığın kendisi veya ailesi şikayetçiyi vazgeçirmek için sürekli olarak irtibata geçmek, kimi zaman para teklif etmekte kimi zaman da öldürmekle tehdit etmektedir.

Ayıca cinsel şiddete uğrayan kişilerin psikiyatrik tedavisinin hemen başlaması ve alınacak psikiyatrik raporla delillerin kuvvetlendirilmesi gereklidir. Ceza yasasında yapılan son değişiklikler ile cinsel saldırıya veya cinsel istismara uğrayan kişinin ruh sağlığının etkilenmemesi mümkün değildir gerekçesi ile adli rapor istenmesinden bir çok davada vazgeçilmektedir. Ancak fiziki delillerin olmadığı durumlarda psikiyatrik raporlar sanığın cezalandırılmasını sağlayan en önemli delillerdir.

10 gün gibi çok kısa bir sürede açılan bu dava, kadınların haklarını bilmesinin önemini anlatmakla kalmayıp, kadınlara karşı işlenen özellikle cinsel suçlarda toplumun ataerkil değer yargıları nedeniyle çoğu zaman sessiz kalmayı tercih eden kadınlar olmaktan vazgeçmenin ne kadar değerli olduğunu göstermektedir.

Unutmayın ki size karşı işlenen bir suça dur demekle ve suçlunun hak ettiği cezayı almasını sağlamakla diğer pek çok kadın ve çocuğun da güvenliğine katkı koymuş olursunuz. Kuşkusuz ki ceza yargılaması süreçleri her zaman uzun ve meşakkatlidir. Ancak işlenen suça karşı ses çıkarmazsak yaşadığımız şiddet sarmalı her geçen gün daha çoğalacaktır.

Yararlı Linkler :

Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği, http://cinselsiddetlemucadele.org/
Cinsel Eğitim, Tedavi ve Araştırma Derneği http://www.cetad.org.tr/